Lastik Ömrü
Lastiklerle ilgili olarak en sık gelen sorular lastik ömrü ve üretim tarihleri konularında karşımıza çıkıyor.
Kavram karmaşası olmaması için lastik ömrünü önce iki ana kategoriye ayırmamız gerekiyor.
- Raf Ömrü
- Kullanım Ömrü
Raf Ömrü
Bir lastiğin raf ömrü uygun saklama koşullarında on yıldır, fakat ilk beş yıldan sonra uzman kontrolünden geçmesi gerekir. Yetkili uzman ve gerekli ekipmana erişim mümkün olmadığından raf ömrü için performans kayıpsız en az beş yıldır diyebiliriz. Tabi burada esas olan uygun saklama koşullarıdır.
Peki, UYGUN SAKLAMA KOÅžULLARI nedir? Lastiklerin, sıcaklığı çok ve ani deÄŸiÅŸim göstermeyen, doÄŸrudan güneÅŸ ışığı almayan, benzin, solvent gibi uçucu gazlar barındırmayan, kompresör, elektrik motorları, floresan ışıkları gibi ozon yayan kaynaklardan uzak, havadar ve tozsuz bir ortamda, yerden en az on cm yükseklikteki raflarda dik konumda saklanmalıdır. Ayda 1 kere aynı noktaya basılı durmaması için yönünün deÄŸiÅŸtirilmesi gerekir. Ãœst üste istiflenmesi icap ediyorsa yine aynı koÅŸullarda en az 10 cm’lik paletin üstünde, aynı lastikten en fazla sekiz adet olarak yine en fazla bir ay süre ile de depolanabilir.
Raf ömrü ile kullanım ömrü çok karıştırılan kavramlardır. Uygun koşullarda saklanan lastikler, güneş ışığına, motosikletin bindirdiği fren, çekiş ve ağırlık yüklerine, yolda karşılaşılan mazot, yağ gibi kimyasallara maruz kalmayacağı ve aşırı ısınıp soğumayacağı için motosikletin üzerine takılmış ve kullanılmakta olan ve bu saydığımız etkilere maruz kalan lastikler ile karşılaştırılmamalıdır.
Unutmayın ki lastiklerin üzerinde bozulabilir gıda maddeleri gibi "son kullanma tarihi" damgası yoktur. Çünkü lastiğin bozulma hızını belirleyen çok sayıda değişken vardır.
Lastikler bir gecede küflenen meyveler değildir. Bu nedenle güvensiz hale gelmeleri için yukarıda belirttiğimiz sebeplerden dolayı belirlenmiş bir yaş yoktur.
Kullanım Ömrüne gelecek olursak…
Kullanım ömrü ise motosiklete, sürüş tarzına ve kullanılan şartlara bağlı çok değişkenli bir bilinmezdir. O yüzden üretici firmalar dahi kendi ürettikleri lastikler için belli bir ömür biçemez. Kullanım ömrünü de yine iki başlıkta inceleyebiliriz.
- Mekanik Ömür - (Desen/Profil Ömrü)
- Kimyasal Ömür - (Hamur Ömrü)
Mekanik Ömür - Desen/Profil Ömrü
Mekanik ömür genellikle asfalt şartlarına, kullanım tarzına, motosikletin yük durumu ve lastik basınçlarına göre değişiklik gösterir. Sürekli şehir içinde veya uzun süreli yüksek hızlarda düz giden motosikletlerin deseni daha çabuk aşınır ve profili daha çabuk deforme olur, yani düzensiz aşınır. Buna mukabil sürekli viraj yapan bir sürücünün lastikleri daha düzenli aşınacağından profili sürekli yuvarlak kalır ve lastik, ömrünün sonuna kadar tutarlı bir performans göstereceği gibi daha geç aşınır. Ayrıca akıcı gaz açan bir sürücünün lastikleri daha düzenli aşınacakken agresif gaz kullanımına sahip bir sürücünün lastikleri ise daha düzensiz aşınacaktır.
Lastiğin mekanik aşınması, oluk (blok, profil) derinliğini ölçen bir alet ile hesaplanır. Lastik oluk derinliği yasal asgari ölçüye (2 mm) indiğinde lastiğin değiştirilmesi gerekir. Aşınmış bir lastiği mümkün olduğunca çabuk değiştirmeniz önerilir. Çünkü mekanik aşınma ile lastikteki oluklar kaybolur, böylece dişler derinliğini kaybeder ve ıslak zeminde su tahliyesi kabiliyeti ortadan kalkar.
Kimyasal Ömür - Hamur Ömrü
Kimyasal ömür de çok fazla değişkene bağlıdır. Lastiklerin maruz kaldığı frenleme ve çekiş kuvvetleri ve dış etkenler ile birlikte lastiğin ısınma/soğuma (ısı döngüsü) sayısı belirler. Güneş ışığı (UV), lastiğin içinde sürekli gözeneklerinden dışarı çıkmaya çalışan ve basınçlı havadaki oksitleyici özelliğe sahip nem ve lastiğin yolda maruz kaldığı benzin, mazot gibi kimyasallar ve diğer dış etkenler lastik ömrünü doğrudan etkiler. Bununla birlikte, lastik her ısınıp soğuduğunda, lastiğin katmanları arasındaki reçineler ve diğer kimyasalların çok az bir kısmı dışarı çıkar. Dolayısıyla sürekli kısa mesafeler kat eden bir lastik, sürekli uzun yol giden bir lastiğe göre, aynı kilometrede daha çok kez ısınıp soğumuş olacağından, özelliğini daha hızlı kaybeder. Bu noktada lastiklerin ne kadar yüksek sıcaklığa çıktığı önemlidir. Çok yüksek sıcaklıklara ulaşan lastiklerin katmanları arasındaki reçineler ve kimyasallar daha fazla açığa çıkar ve lastikler sertleşmeye başlar. Öte yandan kısa mesafelerde tam çalışma sıcaklığına ulaşmadan kullanılan lastiklerdeki reçineler ve kimyasallar açığa çıkmayacağı için kimyasal ömür korunacaktır.